Danıştay 13. Daire Kararları Çerçevesinde
T: 01.12.2021 – E: 2020/3628 – K: 2021/4110
T: 14.11.2022 – E: 2022/3306 – K: 2022/4196
T: 15.03.2023 – E: 2023/395 – K: 2023/1183
Giriş
Kamu ihalelerine ilişkin yargısal denetim süreci, idari yargı ile adli yargı arasındaki görev ayrımı temelinde şekillenmektedir. Özellikle ivedi yargılama usulü, idari yargılamaya özgü hızlandırılmış bir süreç olup, yalnızca belirli şartları taşıyan uyuşmazlıklarda uygulanabilir. Danıştay 13. Daire’nin içtihatları, adli yargının görev alanına giren ihale kaynaklı uyuşmazlıklarda bu özel usulün uygulanamayacağını açıkça ortaya koymaktadır.
Kararın Bağlamı ve Olayın Özeti
Uyuşmazlık, ihale sürecine dayanan ve fakat sözleşme ilişkisi aşamasında adli yargının görev alanına giren bir konuda, davacının ivedi yargılama usulüne başvurarak dava açması üzerine ortaya çıkmıştır. Başvuru üzerine mahkeme, görev ayrımını gözeterek, ivedi yargılama usulünün yalnızca idari yargının görev alanındaki konularla sınırlı olabileceğine hükmetmiştir.
Danıştay’ın Değerlendirmesi
Danıştay 13. Daire, verdiği kararlarla şu ilkeleri ortaya koymuştur:
Kararın Uygulamadaki Etkileri
Bu kararlar, idarelerin ve isteklilerin hangi ihtilaflarda hangi yargı merciine başvurması gerektiğine dair açık bir çerçeve sunmaktadır. Özellikle:
Sonuç
Danıştay 13. Daire’nin söz konusu kararları, adli yargının görevine giren ihale uyuşmazlıklarında idari yargının görevli olmadığına ve bu davalarda ivedi yargılama usulünün uygulanamayacağına netlik kazandırmıştır. Bu yaklaşım, hem usuli güvencelerin sağlanması hem de yargı mercileri arasındaki görev sınırlarının korunması açısından kritik bir rol oynamaktadır.