Danıştay 13. Daire Kararları Çerçevesinde
T: 08.03.2021 – E: 2020/1709 – K: 2021/832
Giriş
İş ortaklıkları, kamu ihale hukukunda sıkça karşılaşılan ve birlikte sorumluluğa dayalı bir katılım biçimidir. Ancak, iş ortaklıklarında ortaklardan sadece birinin eylem veya ihmali sonucu ortaya çıkan ihlal durumlarında, teminatın ne şekilde değerlendirilmesi gerektiği konusu tartışmalı olabilmektedir. Danıştay 13. Daire, bu kararıyla önemli bir boşluğu doldurarak iş ortaklıklarında teminatın tamamının gelir kaydedilip kaydedilemeyeceğini açıklığa kavuşturmuştur.
Kararın Bağlamı ve Olayın Özeti
Uyuşmazlık konusu olayda, bir iş ortaklığının katıldığı ihalede, ortaklardan yalnızca birinin fiili nedeniyle ihale sürecine aykırılık teşkil eden bir durum oluşmuş ve bu durum neticesinde geçici teminatın tamamı gelir kaydedilmiştir. Ortaklığın diğer üyesi, kendi kusuru bulunmadığını, bu nedenle ortaklığın teminatının tamamının irat kaydedilemeyeceğini ileri sürerek idari işlemin iptalini talep etmiştir.
Danıştay’ın Değerlendirmesi
Danıştay 13. Daire, kararında aşağıdaki hukuki değerlendirmelere yer vermiştir:
Kararın Uygulamadaki Etkileri
Danıştay’ın bu kararı, iş ortaklıklarının ihale sürecindeki yükümlülüklerini yerine getirirken bir bütün olarak sorumlu olduklarını ve iç ilişkilerdeki ayrımın idare nezdinde dikkate alınmayacağını ortaya koymuştur:
Sonuç
Bu karar, iş ortaklıkları açısından sorumluluk rejiminin ne şekilde uygulanacağı konusunda önemli bir içtihat niteliğindedir. Ortaklardan sadece birinin kusurlu davranışı, teminatın tamamının irat kaydına gerekçe oluşturabilir. Bu bağlamda, iş ortaklığı yapılarının her bir ortağın kamu ihale süreçlerindeki yükümlülükleri titizlikle yerine getirmesini sağlayacak organizasyon yapısını kurması, olası yaptırımlardan korunmak için büyük önem taşımaktadır.