Danıştay 13. Daire Kararları Çerçevesinde
T: 01.10.2018 – E: 2013/599 – K: 2018/2662
Giriş
İhale sürecinde verilen beyanların ve belgelerde yer alan ifadelerin hukuki bağlayıcılığı, ihale hukuku bakımından büyük önem taşımaktadır. Özellikle teklif mektuplarında veya birim fiyat teklif cetvellerinde geçen bazı ibarelerin, ihale mevzuatı açısından nasıl değerlendirileceği konusunda uygulamada çeşitli tereddütler oluşabilmektedir. Danıştay 13. Daire’nin bu kararı, bu tür beyanların teminatın gelir kaydına dayanak oluşturup oluşturamayacağı konusunu açıklığa kavuşturmaktadır.
Kararın Bağlamı ve Olayın Özeti
Birim fiyat teklif cetvelinin dipnot bölümünde “…olmadığımızı beyan ederiz.” şeklinde yer alan bir ifadenin, 4734 sayılı Kamu İhale Kanunu’nun 10. maddesi kapsamında, isteklinin taahhüt niteliği taşıyan beyanı olup olmadığı tartışma konusu olmuştur. İlgili ihalede, bu beyana aykırı bir durumun ortaya çıktığı iddiasıyla isteklinin geçici teminatının irat kaydedilmesine karar verilmiştir. Ancak bu işleme karşı açılan davada, söz konusu ifadenin hukuki bağlayıcılığı ve teminatın gelir kaydedilmesine dayanak teşkil edip etmeyeceği değerlendirilmiştir.
Danıştay’ın Değerlendirmesi
Danıştay 13. Daire, kararında şu hususlara dikkat çekmiştir:
Kararın Uygulamadaki Etkileri
Bu karar, teklif dosyalarında yer alan dipnot ya da açıklama niteliğindeki beyanların, açık ve bağlayıcı nitelikte olmaması durumunda, idarelerce yaptırım gerekçesi yapılamayacağını ortaya koymaktadır.
Sonuç
Danıştay’ın bu kararı, ihale sürecinde yapılan her beyanın hukuki sonuç doğurmayacağına, özellikle bağlayıcı olmayan ve muğlak ifadelerin teminat kesintisine gerekçe yapılamayacağına işaret etmektedir. Bu bağlamda hem idarelerin hem de isteklilerin teklif belgelerinde yer alan ifadeleri değerlendirirken dikkatli ve mevzuat temelli bir yaklaşım benimsemeleri gerekmektedir.