Yargıtay 15. Hukuk Dairesi - 2014/5720 E. - 2014/7435 K.
- Yasak fiil ve davranışlar
- Sözleşmenin feshi
- Özen borcu
- Menfi zarar
Özet
Sözleşmede aksine hüküm bulunmadığından ve olumlu zararın fesih durumunda da ödeneceği belirtilmediğinden, olumlu zararın istenemeyeceği hakkında.
Karar
Davalı iş sahibi davacıya gönderdiği ihtarda, Tarım İl Müdürlüğü elemanlarınca yapılan kontrol sırasında, asgari hijyenik koşulların mevcut olmadığı bir ortamda üretim yapıldığı ve üretim yerinde miadı geçmiş, menşei belli olmayan gıda maddelerinin bulunduğunun tespit edildiği, bu nedenle 30 gün süreyle üretimi durdurma cezası verilmesi, ayrıca hamburger yerine salamlı sandviç verilmesi nedeniyle de 4735 sayılı yasanın 25/c bendi uyarınca ve sözleşmenin 27. ve 32. maddeleri gereğince feshedildiği davacıya bildirilmiştir.
Mahkemece üç ayrı bilirkişi incelemesi yaptırılmış, alınan raporlardan idarenin fesih gerekçesinin sözleşmeye uygun bulunmadığı, idari şartnamenin 52. maddesi uyarınca cezai müeyyide uygulanması gerektiği, fesih nedenlerinin sözleşmeye aykırı olduğu kabul edilmiştir. Oysa 52. madde de, işin ifasına yönelik ceza ve kesintiler düzenlenmiştir. Davacı ve karşı davalı yüklenicinin iş yerinin hijyenik koşullara uymaması, menşei belli olmayan ve süresi geçmiş malzeme kullanması, 7666 öğrencinin sağlığını ilgilendiren bir hususta büyük oranda güven sarsıcı olup böyle bir imalâthaneden sağlıklı yemek üretilmesi beklenemez.
Ayrıca 30 gün süreyle iş yerinin kapatılıp cezalandırılmış olması nedeniyle yüklenicinin kendisinden beklenen özen borcunu büyük ölçüde ihlal ettiği ortadadır. Bu nedenlerle yüklenicinin hakkında düzenlenen tutanaklar yukarıda bahsedilen 25/c maddesi gereğince idareye süresiz fesih hakkı sağlar.
O halde sözleşmeyi fesihte idarenin haklı olduğu anlaşılmış olduğundan davalı ve karşı davacının fesih sonucu uğradığı zararı da incelenmelidir. Taraflar arasındaki sözleşmede, haklı fesih durumunda genel hükümlere göre tasfiye edileceği belirtildiğinden sözleşme tarihinde yürürlükte bulunan mülga 818 sayılı Borçlar Yasası'nın 106 ve 108. maddeleri gereğince menfi zararını isteyebilir. Oysa davada istenilen zarar, iki ihale arasındaki fark olup BK'nın 96. maddesi uyarınca olumlu zarar niteliğindedir. Sözleşmede aksine hüküm bulunmadığından, kısaca olumlu zararın fesih durumunda da ödeneceği belirtilmediğinden olumlu zarar istenemez. Bu nedenle mahkemece yapılması gereken iş; sözleşme tarihinde ihaleye en yakın fiyat ile sözleşmenin feshi sonucu makul sürede yapılması gereken ikinci ihale arasındaki farkı bilirkişilerden ek rapor alınarak hesaplatmak ve bunları hüküm altına almaktan ibarettir.
Bu hususlar üzerinde durulmadan hukuki değerlendirmede yanılgıya düşülerek karar verilmesi doğru olmamış, hükmün bozulması gerekmiştir.